Ülkemizde acil sağlık hizmetlerinin sağlanmasında hayati öneme sahip olan 112 Acil Servis, yalnızca sağlık sorunları için değil, birçok ilginç bahane ve taleple meşgul olmaya devam ediyor. Çoğu zaman hastalara yardım götürmekle görevli olan bu hizmet, vatandaşlar tarafından bazen yanlış anlaşılmakta ve beklenmedik taleplerle karşılaşmaktadır. Son dönemde artan dikkat çekici vakalardan biri ise, "Ambulans beni havalimanına yetiştirir mi?" sorusu. Bu talep, hem sağlık çalışanlarını hem de halkı düşündürüyor ve absürt bir durum olarak gündeme geliyor.
112 Acil Servisi, yoğun bir iş yükü altında çalışırken, yalnızca acil sağlık durumları için değil, alışılmadık isteklere de yanıt vermek zorunda kalıyor. Bu durum, acil sağlık hizmetlerinin kalitesini riske atabiliyor. Özellikle son yıllarda, acil servisi arayan bazı vatandaşlar, farklı nedenlerle ambulans talep ederek dikkat çekiyor. Misal, bir kişinin, "Ambulans beni havalimanına yetiştirir mi?" diye sorması, ambulansın aslında bir ulaşım aracı olmadığını bilmeyen kişiler için sıradan bir örnek teşkil ediyor. Bu gibi absürt taleplerin zaman kaybına ve kaynakların yanlış kullanılmasına yol açtığı uzmanlar tarafından da vurgulanıyor.
Ambulanslar, sağlık acil durumlarının çözümü için özel olarak tasarlanmış araçlardır. Görevleri, hastaları hızlı ve güvenli bir şekilde hastaneye ulaştırmak, gerekli tıbbi müdahaleleri yerinde gerçekleştirmektir. Ancak, acil servislerin ulaşım aracı olarak görülmesi, her gün karşılaşılan bir durum değil. Sağlık Bakanlığı, acil servislerin sadece tıbbi müdahale gerektiren durumlar için kullanılması gerektiğini belirtmektedir. Yine de yoğun talepler arasında, "Havalimanına yetişmem lazım", "Geç kaldım, beni en yakın otobüs terminaline bırakın" ve “Beni arkadaşımın evine bırakır mısınız?” gibi mesajlar gelmekte. Bu gibi talepler, sadece sadece 112 Acil Servisi’ni değil, aynı zamanda sağlık alanındaki kaynakları da tehdit ediyor.
Uzmanlar, 112’nin yalnızca sağlık hizmetlerine odaklanması gerektiğine dikkat çekiyor. Acil servis hattının yanlış kullanımı, gerçek acil durumlarda verilen cevap sürelerini artırmakta ve sonuçta hayat kurtarma potansiyelini azaltmaktadır. "Bizi arayanların çoğu, acil sağlık problemi yaşayan kişilere değil, ulaşım ihtiyacı olan veya bilgi almak isteyen kişilere yöneliyor," diyerek Venezüella'daki Acil Servis Yönetimi’nin sağlık uzmanı, 112 Acil Hattının gerçekten kritik durumlar için ayrılması gerektiğinin altını çizmektedir.
Sosyal medya ve internet üzerinden yayılan yanlış bilgiler de bu durumu tetiklemekte. Acil servisin yalnızca sağlık sorunları için var olduğunu bilmeyen pek çok vatandaş, ambulansın ulaşım hizmeti sunduğunu düşünüyor. Bu durum, meslektaşları ve sağlık hizmetlerini anlatma konusunda bir zorunluluk getiriyor. Bilinçlendirme kampanyaları, halkın acil durum hizmetlerinin ne olduğu ve nasıl kullanılacağı hakkında daha fazla bilgi almasını sağlamak için önem arz ediyor.
Sonuç olarak, 112 Acil Servisi, önemli bir hizmet sunmakta ve halkın sağlığını korumakla görevli. Ancak, ambulansta geçirilen her dakikanın bir hayat kurtarma potansiyeli taşıdığı gerçeğiyle, bu hizmetin yalnızca sağlık sorunlarına odaklanması gerektiği unutulmamalı. Garip taleplerin devam ettiği bir gerçek olsa da, bilinçli bir toplum yaratma çabalarının bir gün bu gibi sorunları ortadan kaldıracağı umuduyla, hep birlikte doğru bilgilendirme yollarını araştırmalıyız.
Unutulmamalıdır ki, acil sağlık hizmetlerine ulaşım hakkı, herkes için bir önceliktir. Ancak bu hakkın ve hizmetin doğru kullanılabilmesi için toplumsal bir farkındalık yaratmak, hepimizin görevi. 112’nin özgün misyonuna saygı göstererek, gerçek acil durumlarda yardım almak için bu hattı kullanmalıyız.