Gazze'de İnsan Hakları Günü, her yıl olduğu gibi bu yıl da büyük bir anlam taşıyordu. Ancak ne yazık ki, bu yılın kutlamaları çok farklı bir şekilde sona erdi. İsrail'in Gazze Şeridi'ne gerçek mermi ve göz yaşartıcı gazla müdahalesi sonucu en az 40 Filistinli hayatını kaybetti ve yüzlerce kişi yaralandı.
Olaylar uluslararası toplumda büyük tepkilere yol açtı. İnsan hakları örgütleri, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği, İsrail'i sert bir dille kınadı. Ancak kınama mesajları dışında herhangi bir somut adım atılmadı. Özellikle de ABD'nin sessiz kalması, tepkilerin daha da büyümesine neden oldu.
Gazze'de yaşanan bu çöküş, insan hakları konusundaki evrensel değerlerin ne kadar zayıf olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle de Filistin halkının yaşadığı zorluklar ve haksızlıklar, dünya kamuoyunun vicdanını sorgulattı. İnsan haklarının herkes için eşit bir şekilde geçerli olması gerektiği vurgulandı.
İnsan Hakları Günü, aslında tüm dünyada kutlanması gereken bir gün olmasına rağmen, bu tür trajik olaylarla anılması son derece üzücü. İnsanlığın ortak değerleri olan yaşam hakkı, özgürlük ve adalet gibi kavramların Gazze'de çiğnenmesi, insanlık adına büyük bir utanç kaynağıdır. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için uluslararası toplumun daha etkin bir şekilde harekete geçmesi gerekmektedir.