Son yıllarda global ticaret dinamikleri hızla değişirken, bazı politikalar bu değişikliklerin öncüsü olabiliyor. Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın uyguladığı gümrük vergileri, birçok sektörü etkilediği gibi, büyük teknoloji devlerini de zor durumda bıraktı. Bu durum, bazı firmaların stratejik kararlar almasına neden oldu. İşte bu kapsamda, son olarak bir teknoloji devi, üretim merkezini Hindistan’a taşımaya karar verdi. Bu gelişme, sadece şirketin geleceğini değil, aynı zamanda global ticaret dengelerini de etkileyecek gibi görünüyor.
Trump yönetimi döneminde uygulamaya konulan yüksek gümrük vergileri, özellikle Çin’den yapılan ithalatı doğrudan etkileyerek birçok teknoloji firması için yeni üretim modelleri geliştirmeyi zorunlu hale getirdi. Çoğu işletme, artan maliyetlerin yanı sıra, ticaret savaşlarının getirdiği belirsizliklerden de olumsuz etkilenmekteydi. Bu durum, firmaların alternatif pazar ve üretim lokasyonlarına yönelmelerine sebep oldu. Gümrük vergilerinin artırılması ile birlikte, teknoloji devleri maliyetleri azaltmak amacıyla daha uygun üretim bölgelerine yönelmeye başladı.
Özellikle Asya pazarı, düşük iş gücü maliyetleri, geniş mühendislik yeteneği ve güçlü altyapı ile öne çıkıyor. Hindistan ise bu açıdan dikkat çeken bir alternatif oldu. Ülke, dünya çapında birçok teknoloji şirketinin üretim merkezi haline gelirken, aynı zamanda yazılım ve mühendislik hizmetleri açısından da küresel bir merkez olma yolunda hızla ilerliyor. Teknoloji devinin bu kararı, Hindistan ekonomisi için önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Hindistan’a taşınacak olan üretim merkezi, yalnızca şirketin maliyetlerini azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda yerel istihdamı da arttıracaktır. Şirket, yeni fabrikasında yerel iş gücünü kullanarak, hem üretim gecikmelerini azaltmayı hem de ürünlerini daha uygun fiyatlarla pazara sunmayı hedefliyor. Bunun yanı sıra, Hindistan’da yerel bir üretim merkezi açmanın, ticaret gerginliklerinden de korunmayı sağlayacağı düşünülüyor. Uzmanlar, bu durumun, Hindistan’ın teknoloji ekosistemine de büyük katkılar sağlayacağını belirtiyor.
Ayrıca, bu hamlenin şirketin küresel rekabet gücünü artıracağı ve yeni pazarlara açılma fırsatlarını da beraberinde getireceği öngörülüyor. Örneğin, Hindistan, büyük bir iç pazara sahip olduğu için, üretim burada yapıldığında tüketiciye daha hızlı ulaşarak, pazar payını artırma fırsatı sağlayacak. Ayrıca, alt yapı yatırımları ile birlikte, Hindistan’ın kaliteli ürünler üretme noktasında da dikkat çekici bir ivme kazanacağı tahmin ediliyor.
Sonuç olarak, Trump döneminin etkileri, yalnızca ABD ile sınırlı kalmayacak, tüm dünya ekonomisini ve ticaret dengelerini de şekillendirecek. Gümrük vergileri ile başlayan bu süreç, büyük teknoloji firmalarının stratejik yönelimlerini değiştirmesine, yeni pazar arayışlarına ve üretim merkezlerinin taşınmasına sebep olmaktadır. Bu aşamada, Hindistan’ın ön plana çıkması ve global şekilde bu tür değişimlerin yaşanması, sadece teknoloji devleri için değil, ülkeler arası ticaret için de belirleyici bir etken haline geliyor.
